Spor Dolu Sömestr Tatil Programı

Spor/sanat aktiviteleri ve farklı atölyeler ile, çocuklarımız için unutamayacakları bir sömestr programını Beden Atölyesi  farkı ile hazırladık.

Sabah 09:30’ dan akşam 16:30’ a kadar sürecek sömestr   programımızda, fiziksel ve sosyal gelişime  katkıda  bulunacak aktiviteler ile çocuklar yoğun okul temposundan uzaklaşıyor,eğlenirken maksimumda  öğrenmeye  odaklanıyorlar.

3 – 12 yaş arası tüm çocuklarımızı keyifli ve kaliteli bir yarıyıl tatili için atölyemize bekliyoruz…

SPOR AKTİVİTELERİ

TEMEL CİMNASTİK

En erken yaşta başlanabilen bir spor branşı olup, tüm sporların temelini oluşturur.

Bu temel eğitimi alan çocuklar, yaşıtlarına oranla daha kuvvetli, dayanıklı, esnek, özgüvenli ve cesaretli olurlar.

ÇOCUK PİLATESİ

Okula giderken yük gibi taşınan çantalar, hareketsiz geçen  ders saatleri ve yoğun sınav takviminin verdiği strese, sömestır  programımızda çocuk pilatesiyle son veriyoruz.

Çocuk Pilatesi, duruş bozukluklarının giderilmesi, kuvvetin arttırılması, el-göz koordinasyonunun geliştirilmesi, denge yeteneğinin  kazanılması ve esnekliğin geliştirilmesinde en faydalı eğitimlerden biridir.

KARATE

Hedefi mükemmellik olan, ruhsal ve fiziksel bir eğitimdir.  Ellerin ve ayakların sistemli olarak eğitilmesi ile çocuğun hareket  kabiliyeti artmaktadır. Kendini savunma bilinci, bu eğitimde en önemli metotların başında gelmektedir.

DANS

Müziğin ve duyguların harekete dönüştürülerek en zengin biçimde sergilenmesidir. Çocuklar kendini ifade etme yeteneği kazanarak özgüvenlerini geliştirirler.

SOSYAL ve SANATSAL AKTİVİTELER

SPORTİF EĞİTSEL OYUN

Her çocuğun, iç dünyası oyunla başlamaktadır. Fiziksel aktivitelerin eğitsel oyunlar eşliğinde çocuklara aktarılması ile, çocuklar hareketin önemini algılamaktadırlar.

 DRAMA

Sanatsal duyarlılık, çocuğun hayal gücünü geliştiren bir öğrenme aracıdır. Çocukların aktivitelere etkin bir şekilde katılması için, duyularını, düş gücünü ve imgeleme yeteneğini devreye sokmak  bu eğitim ile mümkündür.

MUTFAK ATÖLYESİ

Çocuklar, kendi başlarına kullanacakları malzemeleri ölçerek  yapacakları kurabiye ve pastaları süsler, keyifli vakit geçirirler.

ÇOCUK YOGASI

Çocuk yogası, çocuklara doğru nefes almayı, hayal güçlerini kullanarak hem yoga duruşlarını uygulamayı, hem de var olan beden  esnekliklerini korumayı öğretiyor.

SİNEMA SAATİ

Yaptıkları fiziksel aktivitelerden yorulan çocuklarımızı, bedensel ve zihinsel olarak sinema saatinde rahatlatıyor, birbirinden sağlıklı  ikramlarımızla güçlelerine güç katıyorlar.

ETÜD-SERBEST OYUN

Eğitmen gözetiminde öğrencilerin, isteğe göre ev ödevlerini  tamamladıkları yada atölye içeriside diledikleri aktiviteleri yapma  fırsatı buldukları bir serbest zaman saatidir.

ÖĞLE YEMEĞİ

Öğle yemekleri, atölyemizin hijyenik ortamında  kendi mutfağımızda, en taze ve en sağlıklı  besinler kullanılarak GÜNLÜK hazırlanmaktadır. Günlük menü listesini atölyemizden temin  edebilirsiniz.

DERS BAŞLANGIÇ ve BİTİŞ SAATLERİ

Derslerimiz, sabah 09.30’da başlayıp 16:30’da sona ermektedir. Sabah ders saatinden 10 dakika önce atölyede olunması  gerekmektedir.

Ders program akışımız dinamik ve stabil branşlarla birbirini  dengelemektedir. Bu sayede çocuklarımız, dinlenirken de aktivite yapabilme imkanına sahiptirler.

YARIM GÜN KATILIM KOŞULLARI

Öğleden önce katılım saatleri; 09:30-13:00 arasıdır. Öğle yemeği dahildir.

Öğleden sonra katılım saatleri; 13:00-16:30 arasıdır. İkindi kahvaltısı dahildir.

YAŞ GRUPLARI VE SINIFLAR

3-12 yaş arası çocuklarımız sömestr okuluna katılabilmektedir.  Sınıflarımız yaş gurupları ve çocuklarımızın seviyelerine göre  antrenörlerimiz tarafından belirlenecektir.

Sınıf mevcutları maksimum 15 kişi ile sınırlandırılacaktır.  Sömestır okulu talebine göre 2 veya 3 grup oluşturulacaktır.

SÖMESTR PROGRAMI HAFTALIK DÖNEM TARİHLERİ

1.HAFTA: 26-30 Ocak

2.HAFTA:  2-6 Şubat

SÖMESTR PROGRAMI KATILIM ALTERNATİFLERİ ve FİYATLARI

TELAFİ DERSİ

Sömestr programı süresince kaçırılan dersler ve günler Beden Atölyesi sorumluluğunda değildir. Telafi dersleri ve ücret iadesi yapılmamaktadır.

 SÖMESTR PROGRAMI İÇİN İHTİYAÇ LİSTESi

1. Spor kıyafetleri (tayt, eşofman)
2. Yedek iç çamaşırı, atlet, çorap, tişört ve eşofman
3. Su Matarası

NOT: Çantalarının üzerinde çocukların isimleri yazılı olmalıdır.

SAĞLIK GÜVENCESİ

Atölyemizde, çocuklarınızın sağlığı ERGO sigorta ile güvence altındadır.

Beden Atölyesi Caddebostan Merkez

İskele Cad. Selin Sok. Tibaş Blokları B-Blok No:6 Dükkan:1
Caddebostan / İstanbul

T: +90 216 467 45 62
M: +90 530 116 71 14

+90 530 454 85 80
F: +90 216 467 45 63

[email protected]

Sonrası BEDEN ATÖLYESİ’NDE YARI YIL TATİLİ YOK! Latigül ilk ortaya çıktı.

Anneysen.com annelerin ve anne adaylarının buluşup faydalı bilgilerle donandığı bir platform.Zaman zaman seminerlerine,eğitimlerine katılmaktan da mutluluk duyarım.Geçen hafta içinde Nestle “İyi Büyüsün İyi Yaşasın” adı altında anneysen.com iş birliği ile blogger anneler buluştuk.Bu toplantıda Nestle’nin bebeklerin anne karnında başlayan en önemli 1000 gününü kapsayan serüveni hakkında  yeni bilgiler öğrendik. iyibuyusuniyiyasasin.com sitesi bebeklerinizin doğumundan 3 yaşına kadar olan süreçte  tüm annelere uzmanları aracılığı ile çok iyi rehber olabilecek içeriklere sahip yeni bir platform.Nestle projesini işte aşağıdaki sözlerle anlatıyor.

Hamileliğin ilk günü ile başlayan, yani annelerin henüz minik misafirin varlığından habersiz olduğu andan başlayan ve 2 yaşın sonuna kadar devam eden süreçte ilk 1000 gün çocuk gelişiminde büyük önem taşır. İlk 1000 günde bebekler yaşamlarının hiç bir döneminde olmadığı kadar hızlı büyürler ve ileride kullanacakları zihinsel kapasitelerinin önemli bir kısmına ulaşırlar.

Bugün yetişkinlikte görülen diyabet, obezite ve kardiovasküler hastalıklar sadece yaşam tarzından kaynaklanan hastalıklar olarak görülmemekte direkt olarak erken dönem beslenme ile ilişkilendiriliyor.

Bu sebeple, bebeklerin nasıl beslenmesi gerektiği ile ilgili güvenilir kaynaklardan edinilen pratik tavsiyelerle çocuklarımızın yaşamının ilk gününden itibaren onların gelecekteki sağlıklarına etki etme fırsatına sahibiz.

Ülkemizde hamilelik öncesinde, sırasında ve sonrasında annelerin en büyük ihtiyaçlarından biri güvenilir bilgi kaynağıdır. Fakat en değerli varlıklarımız çocuklarımızın sağlıklı büyüme ve gelişimleri için doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmak zaman geçtikçe daha zor hale geliyor. Günümüzde annelerin bilgi edinme amacıyla danıştıkları kaynaklar arasında internet başı çekiyor.

İnternetten yapılan aramalara bakıldığında ‘bebek’ aramalarda ‘araba’ ve ‘ev’ gibi jenerik konular kadar çok bilgi aranan bir alan konumundadır. Tüm ‘bebek’ ile ilgili aramaların yanına, ‘hamileliği’ eklediğimizde daha da büyük bir bilgi ihtiyacı göze çarpıyor.

Bu ihtiyaçlara cevap verebilmek, annelerin güvenilir bilgiye en kolay yoldan ulaşabilmelerini sağlamak için Nestlé İyi Büyüsün İyi Yaşasın içerik platformunu yarattık. Nestlé İyi Büyüsün İyi Yaşasın ilk 1000 gündeki beslenmenin önemini vurgulayan, bilimdeki en son bulgulara dayananarak güvenilir ve doğru bilgiyi sunan bir eğitim ve içerik platformudur.

Yakın zamanda hayata geçecek olan kullanıcı forumu ile anneler birbirlerine tecrübelerini aktarma ve bu tecrübelerden yararlanma fırsatı bulacaklar.

Nestlé İyi Büyüsün İyi Yaşasın platformu bilgisayar, tablet ve telefon gibi tüm ekranlarda sorunsuz görüntülenebilecek şekilde oluşturulmuş altyapısı ve son derece gelişmiş arama motoru ve filtreleme özellikleri ile annelerin her ihtiyaç duyduğunda yanlarında olmayı amaçlayan bir içerik platformudur.

Bu platformu ayrıca Facebook ve Twitter’dan da takip edebilir, içeriklere ulaşabilir, soru ve görüşlerinizi iletebilirsiniz.

Ayrıca toplantıda yenidoğan ve çocuk hastalıkları uzmanı Dr.Gülnihal Şarman “Bebeklerimiz bize ne anlatıyor” başlığında çok değerli bilgilerle dolu bir sunum gerçekleştirdi.Ve sürpriz konuk benim için Rebul Eczaneleri’nin kurucusu Memet Müderrisoğlu oldu.Bebekler için hazırladığı pişik kremi olsun,anneler ile samimi sohbeti olsun ve tabii ki sonrasında hepimizin ismine özel şişelerde hazırladığı parfümleri ile hepimizin gönlünü fethetti:)

Sonrası NESTLE İYİ BÜYÜSÜN İYİ YAŞASIN Latigül ilk ortaya çıktı.

Annelik ve emzirme

Ekim ayı başında kutlanan Emzirme Haftası ülkemizde gerek markaların gerekse annelerin verdiği destek ile farkındalığı yükseltmeye devam ediyor. Anne sütü yeni doğan bir bebek için en kıymetli besin kaynağı.Her anne bebeğini kucağına aldıktan sonra ilk ve en büyük gaile başlıyor: Beslenme:)
Pek tabiiki annelik yolculuğu nasıl kendimize özelse emzirme deneyimi de aynı şekilde farklı geçiyor. Ben ilk anne olduğumda kızım doğar doğmaz kucağıma verdiler ve sanki ben onu daha önce hep emzirirmişim gibi gayet rahat bir şekilde bir mucize gibi başladım beslemeye.Keza ikinci çocuğumda artık tecrübeli bir anne olmanın rahatlığı mı benim daha bilinçli olmam dolayısı ile iki kızımı da anne sütü ile besleyebildim.Büyük kızım 6 ay anne sütü ve sonrasında ek gıda geçişi ile 8 aylık emmeyi bıraktı küçük kızım ise 18 ay anne sütü aldı.
Doğumdan sonra göğsünüzden gelen “ilk süt” (kolastrum) yoğun ve sarı yapısı ve içinde barındırdığı tüm bileşenleri ile bebeğinizi hayata hazırlayacak olan en kıymetli besin kaynağıdır.Bu yüzden ilk 6 ay anne sütü ile bebeklerinizi besleyebilmek çok çok önemli.Hastanede kalış ve eve dönüş süresinde de neredeyse hiç bir destek almadan doğal olarak kızlarımı emzirmeyi başarmıştım.Aslına bakarsanız bebeğinizi emzirebilmenin bir şans,bir lütuf olduğunu öğrenmem daha sonralara dayanıyor.Çünkü etrafımda anne arkadaşlarım çoğaldıkça hikayelerde çeşitlenmeye ve bazen hüsranlı hikayeler duymama sebep oluyordu.Meme ucu yaraları,bebeklerin emmeyi reddetmesi,annenin bebeğini emziremedikçe strese girerek önce biriken süt acıları ,bazen anne sütünün gelmemesi veya gelen sütün birden kesilmesi bunlardan bazıları oldu.

Ben burada kendi annelik tecrübelerime dayanarak anne adayları veya yeni emzirmeye başlayan annelere bazı tavsiyelerde bulunmak isterim

Evet rahat bir emzirme için önce siz rahat olun.
Evin dilediğiniz rahat olduğunuz bölümlerini tercih edin.Kolunuzun altına destek almak için mutlaka yastıklar bulundurun ve hatta artık emzirme yastıkları var.Kullanın.Ben acele edip emzireceğim derken kendimde sonradan karpal tünel sendromu (el bileğinde sinir sıkışması) olmuştu!
Ben çok sıcaktan hoşlanmıyorum ama kendi durumunuza göre kendinizi sıkacak kalınlıkta giyinmeyin
Ve tabii bebeğinizi de düşünün.Hele o minicik bedeniyle anne memesiyle bayağı bir efor sarfederek beslenebiliyor.O yüzden bebeğinizin de terlememesi ve sıkılmaması lazım. Biz Türk anneleri olarak bu üşüme konusunu bir daha düşünelim derim!Siz ne giyiyorsanız bebeğinize bir kat fazlasını giydirerek gezdirmeniz yeterli bence her ortamda
Emzirirken aklınızdan kalan ev işlerini atın!zaman bebeğinizle keyif zamanı:)
3-4 saat aralıklar ile bebeğinizi iki göğsünüzden de emzirin.Unutmayın emzirdikçe süt yapımı devam edecektir.
Sakın her şeyi kendiniz yapmaya kalkmayın.Başta eşiniz olmak üzere aile bireylerinden destek alın.
Uyuyun bulduğunuz her fırsatta,mutlu olun,su için bol bol işte size en güzel süt formülü naçizane:)

P.S.Fotoğraf saçlarımı siyah merak edenlere gelsin…

Sonrası ANNELİK VE EMZİRME SÜRECİ Latigül ilk ortaya çıktı.

Emzirme Turkiye

Dünya Genelindeki Annelerin Farklı Emzirme Deneyimleri ve Yaklaşımları

İngiltere, Amerika, Brezilya, Çin, Fransa, Almanya, Macaristan, Meksika ve Türkiye olmak üzere 9 ülkede, 18-40 yaş arasında, bebeği 2 yaşının altında olan 13 bini aşkın anne ve hamilelerin katıldığı araştırma sonuçları, dünya genelindeki farklılıkları ortaya koyarken, bir yandan da emzirmenin evrensel bir deneyim olduğunu gösteriyor.
Anneler, “bebekleri daha sağlıklı olsun diye” emzirmeyi seçiyor
Lansinoh tarafından yapılan araştırmada, annelere neden emzirmeyi seçtikleri sorulduğunda, araştırmaya katılan tüm ülkelerde, annelerin büyük bir çoğunluğu “bebeğimin sağlığı için” yanıtını verdi.
Bebeklerinin sağlığı için emzirmeyi seçen annelerin oranı en yüksek Brezilya’da yüzde 91, en düşük Fransa’da yüzde 76. Türkiye’de ise bebeğimin sağlığı için emziriyorum diyen annelerin oranı yüzde 89.
Araştırma yapılan tüm ülkelerde annelerin çok büyük bir bölümü kendileri emzirmiş olsalar da olmasalar da “emzirmek bir bebeği beslemenin en doğru yoludur” diyor. Türkiye’de bu oran yüzde 96,8.
Annelerin ideal emzirme süreleri ve bu hedefleri gerçekleştirme oranları ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor ancak Türkiye bir istisna!
Lansinoh’un araştırmasına göre; yedi ülkedeki (Brezilya, Çin, Almanya, Macaristan, Meksika, İngiltere ve ABD) annelerin büyük oranı ideal emzirme süresinin 6-12 ay olduğunu belirtiyor. Fakat sadece Çin’de anneler bu hedeflerini yüksek oranda gerçekleştirebiliyor.
Fransa’da ise hem hedeflenen emzirme süresi oldukça kısa 3-6 ay, hem de bu hedefi gerçekleştirebilen annelerin oranı sadece yüzde 31.
Türkiye ise bu konuda bir istisna. Annelerin yüzde 53’nün hedeflediği emzirme süresi 12-24 ay ve yüzde 43 oranında bu hedef gerçekleşiyor. (Dünya Sağlık Örgütü ilk altı ay sadece anne sütü, sonrasında da ek gıdalarla birlikte 2 yaşına kadar anne sütü verilmesini öneriyor.)
Tüm dünyada annelerin ortak sorunu “gece emzirmek için uyanmak”
Araştırmaya katılan dokuz ülkede de; “gece emzirmek için uyanmak”, emzirme zorlukları konusunda verilen en yaygın üç cevap arasında yer alıyor. Türkiye’de emziren annelerin yüzde 37,7’si bunun kendileri için en büyük zorluk olduğu görüşünde. Türkiye’deki emzirme zorluğu konusundaki en yaygın cevaplar ve oranlar ise şu şekilde: Toplum içinde emzirmek zorunda kalmak (yüzde 30,5) , emzirmeye bağlı yaşanan ağrılar (yüzde 30,2).
Alman anneler hariç tüm yeni annelerin kabul ettiği gerçek: Suçluluk duygusu
Lansinoh’un emzirme araştırmasında, annelere “bebeğinizi emziremeseydiniz kendinizi suçlu hisseder miydiniz?” sorusuna 9 ülkenin 8’inden çok yüksek oranda “evet” cevabı geldi. Sadece Almanya’daki anneler yüzde 61 oranıyla “hayır” dedi. Türkiye’de ise “Emziremeseydim kendimi suçlu hissederdim” diyen annelerin oranı yüzde 91.
Toplum içinde emzirmek en çok Türkiye’de “yanlış” bulunuyor
Araştırmaya göre; Çin ve Fransa, toplum içinde emzirmeyi en yüksek oranda “utandırıcı” bulan ülkeler. Diğer yandan; İngiltere, ABD ve Brezilya’daki annelerin büyük çoğunluğu toplum içinde emzirmenin “tamamen doğal” olduğunu düşünüyor.
Toplum içinde emzirmenin en yüksek oranda “yanlış” olduğunu belirten ülke ise Türkiye (yüzde 20).
Türkiye’de toplum içinde emzirmeyi “utandırıcı” bulanların oranı yüzde 17; “yanlış” bulanların oranı ise yüzde 20 olarak karşımıza çıkıyor. Toplum içinde emzirmeyi “tamamen doğal” bulanların oranı yüzde 38 iken, Türk annelerinin yüzde 25’i toplum içinde emzirmeyi “kaçınılmaz” buluyor.
Araştırmaya katılan ülkedeki annelerin ve anne adaylarının büyük çoğunluğu göğüs pompası kullanıyor ya da kullanmayı düşünüyor
Lansinoh’un emzirme araştırmasına göre; Türkiye’de bu oran yüzde 72,6. Göğüs pompası kullanan ya da kullanmayı düşünen annelerin oranı yüzde 85 ile Çin’de en yüksek, yüzde 65 ile Fransa’da ise en düşük.

Emzirmek

Çalışmak Emzirmeyi Erken Dönemde Sonlandırmak Anlamına Gelmiyor

Emzirme ürünleri gurubunda 30 yıldır emziren annelerin en güvendiği marka Lansinoh tarafından, “Lansinoh Emzirme Araştırması 2014” gerçekleştirildi.
Türkiye’de doğum izni, öncesi ve sonrası olmak üzere toplam 16 hafta. Bu da annelerin bebeği henüz 2 aylıkken işe geri dönmek zorunda olması demek. Buna karşılık Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü bebeklerin ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmesini öneriyor.
Artık Türkiye’de çalışmak emzirmeyi erken dönemde sonlandırmak anlamına gelmiyor.
Lansinoh’un yaptığı araştırmada annelere “sizce ideal emzirme süresi nedir?” sorusu yöneltildi. Türk anneleri yüzde 53 oranında 12-24 ay emzirmeyi hedefliyor. Çalışan annelerin ise yüzde 47’sinin bu süreyi hedeflediği ortaya çıktı. Buna karşılık 12-24 ay arası emzirmeyi başarabilmiş annlerin oranı yüzde 42,6, çalışan annelerin özelinde ise bu oran yüzde 43.

Çalışan ve emziren annelerin yarısı günlük bir buçuk saatlik süt iznini rahatça kullanamıyor ya da kullanamayacağını düşünüyor.
Yapılan araştırmada çalışan annelere “Doğum izninizden sonra işe başladığınızda, günlük 1,5 saatlik süt izninizi bebeğiniz bir yaşına gelene kadar rahatça kullanabildiniz mi ya da kullanabileceğinizi düşünüyor musunuz?” sorusuna “evet” diyen annelerin oranı sadece I.
Buna karşılık yöneticimin emzirmeye karşı tutumundan dolayı süt iznimi kullanamıyorum diyen annelerin oranı yüzde 21. Servisle ulaşım sağladığım için süt iznimi kullanamıyorum diyen annelerin oranı 20. İşimin yoğunluğundan dolayı emzirme iznimi kullanamıyorum diyen annelerin oranı ise yüzde 10.
İş yerlerinde anne sütü sağma koşulları
Lansinoh’un sunduğu araştırmada “İşyerinizde anne sütünün sağılması ve uygun koşullarda saklanması için uygun ortam sağlanıyor mu?” sorusuna çalışan annelerin s’ü “evet” cevabını verdi. Bunun yanında çalışan annelerin yüzde 85’i bir göğüs pompası kullanıyor ya da kullanmayı planlıyor.

Lansinoh Türkiye Tüketici Kanalı Pazarlama Müdürü Derya İşçioğlu’nun verdiği diğer önemli bilgi…

“Türkiye’de çalışan anneler uzun çalışma saatleri, yöneticilerin yaklaşımları, trafik gibi birçok zorlukla karşılaşıyor. Buna rağmen bebeklerinin sağlığı söz konusu olduğunda tüm zorlukları aşarak bebeklerini uzun süre emzirmeyi başaran çalışan anne sayısı artık oldukça yüksek. Anne sütünün devamını sağlayan göğüs pompaları ve süt saklama poşetleri gibi ürünlerin yardımı ve işverenin, yöneticinin emzirme konusundaki tutumu, çalışan annelerin emzirme süresini belirleyici en önemli iki unsur olarak karşımıza çıkıyor.

Pompa Kullanımı

Araştırmada “En Yakın Hissedilen Anne” Gülben Ergen ve Angelina Jolie Oldu

Ünlülerin hayatı her konuda örnek oluyor. Giydikleri ayakkabıdan kullandıkları otomobile kadar herkesin ilgi odağı olan ünlüler doğal olarak özel hayatları ile de tüm dünyaya aslında mesaj veriyorlar. Ancak bazı ünlüler var ki toplum onları kendilerine daha yakın hissediyor.

Lansinoh’un her yıl emzirme haftasında dünya genelinde anneler ile yaptığı araştırmadan bu yıl yine hem dünyadan hem ülkemizden ilginç veriler çıktı…

Annelik yaklaşımı açısından Türk annelerin yüzde 48’inin kendisine en yakın hissettiği ve en güvendiği anne Gülben Ergen olurken, araştırmaya katılan tüm ülkelerin toplamında Amerika, İngiltere, Almanya, Türkiye, Fransa, Çin, Meksika, Macaristan ve Brezilya ise dünyaca ünlü Hollywood yıldızı Angelina Jolie ilk sırada yer alıyor.

Türkiye genelinde 18-40 yaş arasında, bebeği 2 yaşının altında olan anneler ile anne adaylarının katıldığı araştırma yeni anneler için Gülben Ergen kendilerine en yakın hissettikleri ünlü isim.

Yaptığı başarılı işler nedeniyle gerek magazin gerekse iş dünyasında adı övgüyle anılan Gülben Ergen’in annelerden bu güveni almasının nedeni muhakkak hem kendi çocuklarına hem de ülkemizin tüm çocuklarına gösterdiği ilgi.

Bakın Lansinoh Emzirme Araştırması 2014 sonuçlarına göre ülkemiz ne durumda?

Ve neden Gülben Ergen gibi ünlü annelerin bu konuyu gündeme getirmesine ihtiyaç var…

Toplum içinde emzirmek en çok Türkiye’de “yanlış” bulunuyor!

Araştırmaya göre Türk annelerinin emzirme konusundaki en büyük zorluklardan biri toplum içinde emzirmek zorunda olmak.

Araştırmaya göre; Çin ve Fransa, toplum içinde emzirmeyi en yüksek oranda “utandırıcı” bulan ülkeler. Diğer yandan; İngilter, ABD ve Brezilya’daki annelerin büyük çoğunluğu toplum içinde emzirmenin “tamamen doğal” olduğunu düşünüyor.
Toplum içinde emzirmenin en yüksek oranda “yanlış” olduğunu belirten ülke ise Türkiye (yüzde 20).

Türkiye’de toplum içinde emzirmeyi “utandırıcı” bulanların oranı yüzde 17; “yanlış” bulanların oranı ise yüzde 20 olarak karşımıza çıkıyor. Toplum içinde emzirmeyi “tamamen doğal” bulanların oranı yüzde 38 iken, Türk annelerinin yüzde 25’i toplum içinde emzirmeyi “kaçınılmaz” buluyor.

Toplum içinde emzirmek

Ünlülere büyük görev düşüyor!

Annelere “Daha fazla ünlü anne bebeğini toplum içerisinde emzirirse, kendinizi toplum içinde emzirme konusunda daha rahat ve güvende hisseder misiniz?” sorusu sorulduğunda, anneler yüzde 54 oranında evet dedi. Çünkü ünlülerin toplum içinde emzirerek bu konuya olan baskıyı azaltmada etkin olacaklarına inanıyorlar.

Gece emzirmek

Sonrası LANSINOH VE EMZİRME ARAŞTIRMALARI Latigül ilk ortaya çıktı.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Sonrası Sizi en çok çocuğunuz şaşırtır! Latigül ilk ortaya çıktı.

Anne Direksiyonda Projesi

AilemizleTv kurucusu 3 çocuk annesi Berna Kasapoğlu Serdarlı ülkemizde kadın sürücülerin gün içerisinde zaman zaman karşılaştıkları sorunlar dolayısı ile toplumda farkındalık oluşturmak ve bu önemli konuya dikkat çekmek için bir sosyal sorumluluk projesi üzerinde çalışmaya karar vermiş.Ne iyi etmiş emeğine düşüncesine sağlık.Biz Blogger Anneler olarak bu konuda hassasiyetle elimizden gelen desteği kendisine göstermeye söz verdik. #annedireksiyonda etiketi altında siz de başınıza gelenleri olumlu veya olumsuz paylaşabilirsiniz.Ayrıca sosyal medyada Anne Direksiyonda hesaplarını takip ederek ve paylaşarak sizde bu projenin şekillenmesine ön ayak olabilirsiniz. Kız çocuklarımızın daha rahat,özgür ve saygın bir şekilde hak ettikleri şekilde İNSANCA direksiyon başına geçmeleri için haydi desteğe…

twitter @annedrksynda

facebook anne direksiyonda

Sonrası ANNE DİREKSİYONDA Latigül ilk ortaya çıktı.

Anne olmak ile ilgili düşüncelerimi ve tecrübelerimi niçin paylaşmadığımı soruyorlar bazen çevremdekiler. Diyorum ki “O kadar çok annelik üzerine yazan varki bir ben miyim eksik.Ben çocuklarımı büyüttüm artık keyifli eğlenceli şeyler paylaşmak istiyorum” Ama bugün aldığım güzel,saf bir hamilelik haberi ve o naif şekliyle “hamileyim ama ben bile ne olduğunu daha anlayamadım” sözü beni gülümsetti.Bende bir iki sözümü yeni anne adaylarına söyleyerek başlarım belki diye düşündüm.

Benim öncelikli önerilerim sakin olun,vesvese yapmayın, dış sesleri değil kendi iç sesinizi dinleyin.
Hayatınızı değiştirmeyin.Tabii biraz dikkat edin riskli hareketlerden kaçının.Ama unutmayın doktorunuz izin verdiği sürece her şey serbest.Sporcular bile hamile kaldığında atlama zıplamaya devam edebiliyorlar.
Hormonlar kadınların davranışlarını ister istemez değiştiriyor.Sakin olun sonradan pişman olacağınız şeyler söylemeyin yakın çevrenize (anne,eş,kardeş). Ama dışarıda tanımadığınız her hamile gördüğüne söyleyecek lafı olanlara sizde sözünüzü esirgemeyin.Performansı doğru yerde kullanın derim yani
Haklısınız dünyanın en haklı gururu ANNE olmak.Ama eşlerinize bağırıp durmayın neden sizi anlamıyor diye.Düşünün Allah öyle bir sistem yaratmış ki insanoğlu 9 ayda yavrusuna kavuşuyor.Ancak idrak edecek yani
Mutlu olun siz mutluysanız aileniz,çevreniz ve pek tabii çocuğunuzda mutlu olacak
Kendinizi vücudunuzu iyi tanıyın.Size neyin iyi geldiğini doktorunuzdan bile önce siz biliyorsunuz.
Ve unutmayın önce kendinize iyi bakın.Aslında alacağınız tüm takviyeler (vitamin,gıda vb) önce sizin güçten düşmemeniz için gerekli.
Alışveriş için acele etmeyin.Artık bebek doğmadan önce yapılan Baby Shower partileri var.Bu partiler bebeğin ihtiyaç listesini hazırlayarak yakınlarınızdan ve arkadaşlarınızdan destek alabileceğiniz anlamına geliyor.
Kaosu yaratan başlatan önce kendimiziz.Unutmayın küçücük karnınızda uyuyan bebek(artık anneler çılgın gibi kiloda almadığı için) sizin onun için hazırladığınız kocaman mobilya takımlarının hiç birini tanımıyor ve bilmiyor.Korkmayın emzirip altını temizlediğiniz sürece nerede olsa uyuyacak.
Tamam hazırlıklar yapılacak ama abartmayın hayatı ne kendinize ne çevrenizdekilere zindan etmeyin diyorum.
Sözün özü her zamanki gibi “her şeyin azı karar çoğu zarar” dünyada kaç bin dolarlık bebek yataklarının içine doğan evlatlar olduğu gibi,dünyada açlığın,yokluğun çıplaklığın içinde doğan çocuklar da var.En büyük zenginlik sağlık,mutluluk ve kötü yazılardan uzak büyüteceğimiz evlatların olmasıdır.
Evet buradan da anlaşılacağı üzere diğer anneler gibi detay düşünmeyen,bıdı bıdı yapmayan ben; bu tip anne yazıları yazarak örnek olacak bir anne olamayabilirim.Ama herkesin anneliği kendine derim bende olur biter

Sonrası ANNE OLMAK Latigül ilk ortaya çıktı.

Sonrası ÇOCUĞUNUZU ANLAMAK Latigül ilk ortaya çıktı.

Müge’yi  Hamile ve Anne blogundan tanıyan anneler vardır mutlaka. Ama Müge ilk kızından sonra beklediği Çınar bebek ile asıl şimdi isminin hakkını verdi diye düşünüyorum Hem HAMİLE  hem de minik kızıyla ailenin en küçük ferdini bekleyen ANNE. Müge bizim iyi içerik kraliçemiz. Her toplantıda dikkatlice aldığı notları okurlarıyla paylamaktan mutluluk duyar. Hoş bakalım iki çocuklu hayatta ne kadar birlikte olabileceğiz önümüzdeki dönem göreceğiz Benim bildiğim Müge çocuk ta yapar kariyere de devam der.

Çınar bebek için hazırlanan bu güzel günün hazırlıkları bebegiminlistesi.com ‘un şık seçimlerinden oluşmuştu. Dilerseniz bu adresten bebeğiniz için nasıl liste oluşturabilirsiniz,markaların arasında gezinerek karar verebilirsiniz. Her zaman söylüyorum. Doğum bir mucize. Dileyen isteyen herkesin sağlıkla evlatlarına kavuşacağı mutlu günler kutlansa hep keşke böyle diyorum. Bu özel gününde Müge’yi yalnız bırakmayan diğer güzel ve zarif anneleri de takip etmek isterseniz işte adresleri

nilsmum

derenden

0kmbızdıklar

melinosmom

Yeşim Mutlu

anneysen.com

uykusuzanneler

defnevederin

Sonrası BABY SHOWER NE OLA Kİ Latigül ilk ortaya çıktı.

Evet sevgili babalar ve baba adayları

Yol uzun, yol zor, yol meşakkatli. Bu yolculukta eşlerinizi yalnız bırakmayın.

Kategorileri takip edin.Çocuk bölümünde hafta sonu etkinliklerini bulun ve eşinizden önce siz plan yapın bir gün

Uzmanına Sorduk bölümünden bilgilenin, eşinizle paylaşın bir kahve sırasında

Kitap bölümünden beğendiğiniz bir kitaptan hediye alın bir gün

Belki Gezi bölümünden minik bir tatil planı çıkar Ne dersiniz?

Takipte kalın! Yakında hayatı paylaşan duyarlı babalarımız içinde özel sürprizler latigul.com da sizlerle olacak.

Sonrası BABALARA ÖZEL HOŞGELDİNİZ YAZISI Latigül ilk ortaya çıktı.